Girişi şöyle yapalım.
2001 yılında Alp Dünya Kayak şampiyonasına yapıldıktan sonra gözde kayak merkezleri arasına girmiş. Arlberg bölgesinin en önemli parcası. St Christoph, Stuben, Lech ve Zurs bölgenin diğer önemli merkezleri ve daha lüks ve pahalı hizmetler sunmaktalar. Mesela Lech worldtravelguide'a göre dünyanın en lüks ikinci kayak merkeziymiş. St Anton daha gençlere yönelik ve ekonomik, burada ki her bölgenin ayrı bir ruhu var anladığım, St Christoph'da yer alan Alrberg1800'de sanat sergileri, klasik müzik konserleri bulabilmektesiniz. Tüm bu bölgeler birbirleri ile bağlantılı ve ski Arlberg card ile tamamını kullanabiliyorsunuz. Gelelim bizim konumuza St Anton;
Nefis bir harita...
Önce bir gidelim St Anton'a, kayak merkezlerinin kalbine Türkiye'den aşağıdaki havalimanlarını kullanarak gidebiliyoruz.
Innsbruck-1 saat
Zurich – 2 saat 15 dk
Munich – 3 saat
Salzburg – 3 saat
1300 m yükseklikteki Arlberg her zaman güzelliği, köylere kadar uzanan güvenilir karı ve yamaçlarının mükemmel durumu ile ünlüdür. Toplam 88 telesiyej ve teleski bulunmakta.
305 kilometre işaretli kayak pistleri tüm seviyeler için hazırlanmış olup, 200 km'lik off-pist ve zorlu dik pistler uzman kayakçılar için idealdir. Ayrıca bölgede StAnton Park denen bir eğlence pisti de mevcuttur. Yani, sadece sonsuz toz karın tadını çıkarmak istemiyorsanız, aynı zamanda ustaca şekillendirilmiş bir kurulum arıyorsanız, Stanton Parkı tam size göre! Uzunca bir dönem bu Stanton Parkı faaliyette. Park alanına 2 lift ile erişilebiliyor. Bölgede bulunan Rendl teras ise parkta olup bitenleri izlemek için oldukça iyi bir manzara sunmakta.
St Anton, bol kar sevenler için çok uygun burada off-piste eğitmenleri de çok ünlüymüş. Kayalıkların arasından serbest düşme izlenimi veren gopro videolarının bir ölümü buralarda çekiliyor. Hatta bazı yamaçların nick nameleri bile mevcut, the milk run, beautiful grave (Kapall'ın zirvesinden kasabaya doğru), star wars to st christoph gibi. Valluga'dan Lech tarafına ve Rendl tepesi benim de deneyimlediğim yamaçlar.
Bazı yayınlarda buranın dünyanın en iyi off-piste'lerine sahip olduğu dile getiriliyor.
Bölgede restoranları, barları ve gece kulüpleriyle çok çeşitli yeme-içme ve eğlence alternatifleri de bulunmaktadır. Özellikle çılgın apres-ski partilerine katılmanızı öneririm.
Geleneksel chalet mimarisindeki ahşap binaları da konaklamak için oldukça farklı seçenekler sunmaktadır. Yer tavsiyesi için Booking her zaman daha iyi bilgilendirme yaptığından ben bir yorum yapmıyorum.
Ski pass fiyatı 59 euro ile gördüğüm en pahalı kayak merkezi olmuştu.
Var mı bisiklet yarışı isteyen ?
St Anton'da bir de kayak müzesi mevcutmuş bunu ben göremedim.
Snow guns ile yapay kar yapımı için termometrenin -8 derecenin altını göstermesi gerekiyor. Üstündeki sıcaklıklarda ise kick starter sağlayacak kimyasal ile bu donma sıcaklığı yukarıya çekilebiliyor. Türkçe'sini bilmiyorum ama nucleator deniyor bu doğa dostu olmayan verimlilik artırıcı kimyasala. İşte Trol bölgesinde bu kimyasal kullanılmadığını iddaa ediyorlar.
Özetlemek gerekirse sadece kayak deneyiminden çok daha fazlasını bulabileceğiniz bir bölge.
Comments